• BIST 100

    9645,02%-0,50
  • DOLAR

    32,50% 0,03
  • EURO

    34,62% -0,14
  • GRAM ALTIN

    2435,53% -2,55
  • Ç. ALTIN

    4073,33% -2,39

YAPTIKLARI VE YAPMADIKLARI NELER SÖYLÜYOR?

Düzce Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Koç, Covid-19 salgını sürecinde uzun süre okullardan ayrı kalan öğrencilerin tekrar okula başlamasıyla birlikte ailelerin çocuklara nasıl davranması gerektiği hususunda önemli açıklamalarda bulu

EĞİTİM 10.09.2021 19:01:00 0
YAPTIKLARI VE YAPMADIKLARI NELER SÖYLÜYOR?

Çocuklarda Bu Üç Sorunun Cevabı Çok Önemli!

Okul öncesi dönemi, çocuğu gelecek akademik ve sosyal yaşama hazırlamak için sahip olduğumuz birçok fırsatı içinde barındıran bir zaman dilimi olarak nitelendiren Prof. Dr. Koç; ilkokul dönemi başlayıncaya kadar çocuğun; “Güvende miyim? Sevilesi biri miyim? Başarabilir miyim?” olmak üzere bu üç soruyu kendine sorduğunu ve bu üç soruya verdiği cevaplara göre akademik ve sosyal yaşamının şekillendiğini ifade etti.

Evet, Diyerek Başlamanın Sonuçları

Çocukların ilkokulu bu üç soruya evet diyerek başlamasının sonuçlarını değerlendiren Düzce Üniversitesi Öğretim Üyesi, “Eğer bir çocuk ilkokula bu üç soruya ‘evet’ diyerek başlarsa sonuç ne olur? Bu çocukta güven, bağımsızlık ve girişimcilik duyguları oluşmuş demektir. Bu çocuğun ilkokul döneminde kazanacağı çalışkanlık duygusudur. Çalışkanlık duygusu, çocuğun sorumluluklarının farkında olması, onları kabullenmesi, zaman ve enerjisini bu sorumlulukları yerine getirmek için etkin ve verimli kullanabilme becerisidir. Bu beceri sayesinde çocuk kendini tanımaya başlar. Çalışkanlık aynı zamanda, çocuğun neyi başarabildiğini, neyi başaramadığını ve bütün bunların nedenlerini fark etme ve kabullenmeyi de içermektedir. Çalışkanlık becerisi, çocuğun doğru akademik ve sosyal gelişimsel deneyimler yaşamasının ön koşuludur.  Çalışkanlık, çocuğun ilgi ve yeteneklerini fark etmesine, tanımasına ve geliştirmesini destekleyen önemli bir faktördür.” diye konuştu.

 Hayır, Diyerek Başlarsa Sonuç Ne Olur?

Çocukların bu üç soruya hayır diyerek ilkokulu başlamaları durumunda yaşanacak sonuçlara ilişkin açıklamalarına devam eden Prof. Dr. Mustafa Koç, “Çocuk, ilkokula bu tablo ile başlarsa çalışkanlık yerine aşağılık duygusu gelişir. Aşağılık duygusu, çocuğun kendini diğerleri ile kıyaslayıp yetersizlik duygusu yaşaması olarak tanımlanabilir. Çocuğu sistem içinde tutma, motivasyonunu artırma, istendik davranışları kazandırma ve daha uyumlu hale getirmek için kıyaslamanın temel yöntem olarak kullanılması, çocuğun sahip olduğu içsel aşağılık duygusunu daha da olumsuz hale getirmektedir. Okul devamsızlığı, ders devamsızlığı ve okul terkinin en yüksek olduğu Avrupa ülkesi olmanın bir nedeni de gelişimsel süreçte okula başlayıncaya kadar, çocuğun kazanması gereken gelişimsel özellikleri kazanmaya katkı sağlayacak doğru deneyimlere sahip olamamasıdır.” değerlendirmesinde bulundu.

“Velilerin Özeleştirisi Önemli”

Okul öncesi ve ilkokul birinci sınıfların okula başladığı düşünüldüğünde, her bir velinin çocuğunun bulunduğu eğitim kademesine göre yukarıda yapılan açıklamalar bağlamında bir özeleştiri yapmasının faydalı olacağını dile getiren Prof. Dr. Koç, “Unutmayalım ki hangi yaşta olursa olsun insan, soruyu öncelikle kendine soruyor. Ya bulduğu cevaba onay almak için ki genellikle bunun için başkasına sorar, bazen de bilmediği için sorar. Çocuğun sorduğu sorular, hangi düşünce tarzına sahip olduğunu da göstereceği için sorulan sorular ve bu sorulara çocuğu da katarak cevap vermek önemlidir.” şeklinde konuştu. 

“Cevapların Doğru ve Tutarlı Olması, Çocuğun Bilişsel Anlamda Çelişki Yaşamasını Engeller”

Prof. Dr. Koç, “Çocuğun sorduğu soruya cevap vermeden önce bu soruyu daha önce başkasına sorup sormadığını öğrenmek ve sorduysa nasıl cevap verdiğini bilmek önemlidir. Çünkü çocuk soru soruyorsa, ya yeni bir şema oluşturma gereğinin, ya da var olan şemada bir değişiklik yapma ihtiyacının göstergesidir. Verilecek cevapların doğru ve tutarlı olması, çocuğun bilişsel anlamda çelişki yaşamasını engeller. Cevaplardaki tutarsızlık şemalarda da karşılık bulur, böyle bir durumda aynı uyarıcıya karşı nasıl tepki vereceğine ilişkin bilişsel kararsızlık, psikolojik olarak kendine güvensizlik ile sonuçlanır.”

“Çocuklarımızı Beklenti Zengini Fakirlere Dönüştürmeyelim”

Yol gösteren açıklamalarına devam eden Düzce Üniversitesi Öğretim Üyesi, “Çocuk yapması gerekenleri sürekli erteliyor ve sonrasında da kolayca vazgeçiyor,  bu sürece ilişkin hissettikleri durumla örtüşmüyor ise, çocuğun sürekli yaptığı fakat fark edilmeyen durum kendini suçlamasıdır. Böyle bir durumda çocuğa sürekli ne yapacağını hatırlatmanın ya da söylemenin bir faydası yoktur. Bunun yerine çocuğu ilgi ve yeteneklerine uygun, başarabileceğimizden emin olduğumuz sorumluluklar vererek başarma ve yeterlik duygusu yaşamasını sağlamaktır. Unutmayalım ki bizim için küçük, hatta gereksiz diye düşündüğümüz her görev onun için büyük bir adımdır.” dedi.

Okul öncesi ve ilkokula başlayan çocukların, öğrenme stillerini, bağlanma tarzlarını, dikkat ve eylem kontrol düzeylerini, duygu düzenleme becerilerini ve temel yetenek düzeylerini belirlemenin önemli bir unsur olduğuna işaret eden Prof. Dr. Mustafa Koç, “Nasıl öğrendiğini, nasıl bağlandığını, dikkat ve yelme kontrol düzeyini, algılama, hatırlama ve ayırt etme beceri düzeylerini bilmediğimiz çocuklara ilişkin beklentilerimiz, onların önündeki en büyük engel ve stres kaynağı haline gelebilmektedir. Çocuklarımızı beklenti zengini fakirlere dönüştürmeyelim.” şeklinde görüşlerini iletti.

Okula başlayacak çocuklara ilişkin, özellikle okulun varsa psikolojik danışmanına ve öğretmenine bazı konularda çocukla ilgili birtakım bilgilerin mutlaka verilmesi gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Koç, bunları; çocuğun fiziksel sağlığı, gelişimi, uyumsuz davranışları, bu uyumsuz davranışlara karşı alınan önlemler, varsa gözlenen ya da ölçülen özel yetenekleri, okula başlamaya hazırlanma süreci, aile ilişkileri, ebeveyn tutumları şeklinde sıraladı.

“Neden” ve “Niye” Kelimelerini Kullanmadan Çocuklarla Konuşmak

Okulöncesi ve ilkokul döneminde çocuğu olan ailelere ve her bir gelişim döneminde çocuğu olan ailelere önemli tavsiyelerde bulunan Düzce Üniversitesi Öğretim Üyesi, “Çocuğun yapması gerektiği halde yapmadığı ya da yapmaması gerektiği halde yaptığı davranışları konuşmaya başlarken ‘neden’ ve ‘niye’ kelimelerini kullanmadan yapmak gerekir. ‘Neden’ ve ‘niye’ ile başlayan konuşmalarda çocuğun önceliği, ne yaptığını ve yaptığının sonuçlarını düşünmeden, saldırı altında olan benlik yapısını korumaktır.” diyerek bu dönemde en iyi yöntemin, davranışı yapanı konuşmak yerine, davranışı ve davranışın sonuçlarını konuşmanın yanında alternatif davranışları konuşmak olduğunu sözlerine ekledi.

“İstenmeyen Çocuk Değil İstenmeyen Yaptığı Davranışlarıdır”

Çocuklarla iletişimde duyguları temel iletişim aracı olarak kullanmayan ebeveynlerin, bilişsel, fiziksel, duygusal, baş etme ve affetme, esneklik gibi kavramlardan mahrum bir yetişkin yaşama robot hazırladığına dikkat çeken Koç, “Duyguların iletişim aracı olarak kullanılması anlaşılmanın ve hatta var olmanın en işlevsel yoludur. Çocuklarda istenen davranışları artırmanın ve istenmeyen davranışları söndürmenin yolu bu davranışların diğer insanlar üzerindeki duygusal etkilerini fark etmesine ve kabullenmesine bağlıdır. Çocuğa ne yaptığını hatırlatma yerine yaptığı şeyin sizde oluşturduğu duyguyu söyleyin. Bu ayını zamanda çocuğun benliği ile davranışı arasında önemli bir koruyucu bariyer görevi de görür. Yani istenmeyen çocuk değil istenmeyen yaptığı davranışlarıdır. Çocuk bu ayrımı fark edince kendisinin değil davranışının değişmesi gerektiğini bilir. Sadece öğrenmesi gereken şey istenmeyen davranış yerine hangisinin öğrenileceğini ve nasıl öğrenileceğini bilmesidir. Burada en işlevsel öğretme yöntemi model olmaktır.” diyerek açıklamalarına devam etti.

Ebeveynlerin çocuklarına daha çok maddi miras bırakabilmenin kaygısını yaşadığını dile getiren, Prof. Dr. Mustafa Koç, “Psikolojik miras, çocuğun yerinde ve zamanında isteklerinden vazgeçebilmesi,  yerinde ve zamanında ihtiyaçlarını erteleyebilme becerisidir. Bu beceri başarmanın, tahammül etmenin, psikolojik sağlamlığın, kendini toparlama gücünün, kendine yetmenin, kendini taşıyabilmenin kısacası kendini yönetebilmenin anahtarıdır.” dedi.

Bu önerilere ek olarak Doç. Dr. Mehmet Okutan’ın 09.05.2020 tarihinde https://www.takagazete.com.tr/mehmet-okutan-makale,155980.html internet adresli Taka Gazetesi’nde yer alan “Öğütler” başlıklı yazısını da tavsiye eden Prof. Dr. Mustafa Koç, “İlgili yazıdaki İngiltere’de doktorların rehberi olma başarısı gösteren bu çocuğun öğütleri, bizim ebeveynimiz ve öğretmenlerimiz için de çok rahatlıkla rehber olabilir… Yeter ki, öğrenmeye ve değişmeye istekli ana-baba ve öğretmenler olabilelim… En zor şey, öğrenmeye açık olmak galiba. Çünkü bizde, ‘Ağaç yaşken eğilir’ atasözü altın kuraldır. Evet, ağaç yaşken eğilir ama insan her yaşta öğrenebilir. Ne de olsa insan insandır, ağaç ağaç…” sözleriyle açıklamalarını sonlandırdı.  

 


BAŞKAN VEKİLİ VE KOMİSYON ÜYE SEÇİMLERİ YAPILDI

20 KURSİYER ESERLERİNİ BAĞIŞLADI

BELEDİYE’DE 23 NİSAN KOLTUK DEĞİŞİMİ

İLKBAHAR RENKLERİYLE GÖRSEL ŞÖLEN SUNUYOR

BAŞKAN ÖZLÜ’DEN 23 NİSAN MESAJI

AK PARTİ İL BAŞKANI ŞENGÜLOĞLU VE MİLLETVEKİLİ ERCAN ÖZTÜRK, ŞEHİT AİLELERİNİ ZİYARET ETTİ

23 NİSAN, MİLLETİN İRADESİNİN SEMBOLÜDÜR

ORYANTİRİNGDE 7 MADALYA 2 KUPA

4 AYLIK VERİLER KAMUOYU İLE PAYLAŞILDI

HALTERDE 5 MADALYA

TÜRKİYE ENFLASYONDA DÜNYA 4’ÜNCÜSÜ…

YENİ DÖNEM YARIN BAŞLIYOR

KAZADA MOTOSİKLETLİ KURYE YARALANDI

8 BİN 140 KORUYUCU AİLE BULUNUYOR

BEYAZ ET FİYATLARINDA NELER OLUYOR?

OTOMOBİL MOTOSİKLETE ÇARPTI; 2 YARALI

AĞA KÖYÜ MUHTARI NESİM ZENGİN VEFAT ETTİ

ÖĞRENCİLER HAFTA SONUNA DOĞA YÜRÜYÜŞÜ İLE BAŞLADILAR

DÜZCE'DE 53 YAŞINDAKİ KİŞİ ÇATIDAN DÜŞTÜ

MUHTAR FATİH GÜL, MAHALLESİNİ GÜZELLEŞTİRİYOR

ÇELTİK TOHUMU DAĞITIM TÖRENİ DÜZENLENDİ

CHP’DE İLÇE DANIŞMA KURULU TOPLANTISI

5 BİN SAAT VİDEO İZLENEREK KATİLE ULAŞILDI!

HAFTA SONU İÇİN ÖNEMLİ UYARI !

FINDIK ÜRETİCİLERİ KENDİ İŞLERİNİN PATRONU OLABİLECEK

4 AYDA 4 KİLOMETRE YENİ İÇME SUYU HATTI

ANTİK KENT SPORCULARI AĞIRLADI

DESTEKLEME PROGRAMI'NIN TANITIMI YAPILDI

ABANT GÖLÜ MİLLİ PARKI GİRİŞ ÜCRETİ BELLİ OLDU

AKÇAKOCA'DA UÇURTMA ŞENLİĞİ YAPILDI

Yükleniyor

ORYANTİRİNGDE 7 MADALYA 2 KUPA

HALTERDE 5 MADALYA

TENİS TÜRKİYE FİNALLERİ DÜZCE'DE BAŞLADI

MİLLİ TAKIM YOLUNU AÇAN BAŞARI

YILDIZLAR TENİS TÜRKİYE FİNALLERİ DÜZCE'DE BAŞLIYOR

ORYANTİRİNGDE 2 SPORCUMUZ FİNALLERDE

KIRMIZI GRUPTA HAFTA NASIL GEÇTİ!

SARIYER : 2 DÜZCE CAM DÜZCESPOR : 0

DÜZCESPOR LİGE TUTUNDU, SON MAÇA KADAR UMUT TÜKENMEDEN DEVAM EDECEK

BEYKÖY BELEDİYESPOR ŞAMPİYONLUĞUNU İLAN ETİİ

BAŞKAN VEKİLİ VE KOMİSYON ÜYE SEÇİMLERİ YAPILDI

BELEDİYE’DE 23 NİSAN KOLTUK DEĞİŞİMİ

BAŞKAN ÖZLÜ’DEN 23 NİSAN MESAJI

AK PARTİ İL BAŞKANI ŞENGÜLOĞLU VE MİLLETVEKİLİ ERCAN ÖZTÜRK, ŞEHİT AİLELERİNİ ZİYARET ETTİ

23 NİSAN, MİLLETİN İRADESİNİN SEMBOLÜDÜR

4 AYLIK VERİLER KAMUOYU İLE PAYLAŞILDI

YENİ DÖNEM YARIN BAŞLIYOR

8 BİN 140 KORUYUCU AİLE BULUNUYOR

AĞA KÖYÜ MUHTARI NESİM ZENGİN VEFAT ETTİ

HAFTA SONU İÇİN ÖNEMLİ UYARI !

20 KURSİYER ESERLERİNİ BAĞIŞLADI

TÜRKİYE ENFLASYONDA DÜNYA 4’ÜNCÜSÜ…

BEYAZ ET FİYATLARINDA NELER OLUYOR?

ÇELTİK TOHUMU DAĞITIM TÖRENİ DÜZENLENDİ

FINDIK ÜRETİCİLERİ KENDİ İŞLERİNİN PATRONU OLABİLECEK

MART AYINDA KAÇ KONUT SATILDI?

İŞ KURMAK İSTEYENLERE MÜJDE!

ÜLKE GENELİNDE UYGULANIYOR

SED ÖDEMELERİ ÖNE ÇEKİLEREK BUGÜN HESAPLARA YATIRIYOR

EVDE BAKIM YARDIMI ÖDEMELERİ RAMAZAN BAYRAMI ÖNCESİ HESAPLARA YATIRIYOR

ÖĞRENCİLER PROJELERİNİ SERGİLEDİ

ÇOCUKLARA TRAFİK BİLİNCİ AŞILANIYOR

AVRUPA ÜNİVERSİTELER BİRLİĞİ’NE TAM ÜYE OLDU

TUSAŞ YÖNETİM KURULU BAŞKANI DÜZCE ÜNİVERSİTESİ ÖĞRENCİLERİYLE BİR ARAYA GELDİ

GÖKTAŞ. “KİTAPLAR TİTİZLİKLE İNCELENİYOR”

ÜRETİM MERKEZİ KATMA DEĞERLİ HİZMETLERİNE DEVAM EDİYOR

DÜZCE ÜNİVERSİTESİ ÖZEL SEKTÖR KURULUŞLARIYLA İŞ BİRLİĞİNİ GÜÇLENDİRİYOR

DÜZCE ÜNİVERSİTESİ’NDEN ÖRNEK SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK UYGULAMALARI

ÖRNEK FINDIK BAHÇESİ ZİYARETİ

DÜTAGAM DÜNYA SIFIR ATIK GÜNÜ’NÜ KUTLADI

ÖĞRENCİLER HAFTA SONUNA DOĞA YÜRÜYÜŞÜ İLE BAŞLADILAR

ANTİK KENT SPORCULARI AĞIRLADI

ABANT GÖLÜ MİLLİ PARKI GİRİŞ ÜCRETİ BELLİ OLDU

TURİZM HAFTASI KUTLAMALARI BAŞLADI

BAYRAM GEZGİNLERİ SAMANDERE VE AYDINPINAR’A AKIN ETTİ

TURİZM HAFTASI ÇEŞİTLİ ETKİNLİKLERE SAHNE OLACAK

TATİLCİLERİN UĞRAK NOKTASI OLDU

1500 DÜZCELİ İSTANBUL’DAKİ TARİHİ CAMİLERİ GEZDİ

TARİHİ KONAKTA HEM KONAKLAMA HEM KAHVALTI

AYDINPINAR’DA KONAKLAMA TESİSLERİ HAZIR

LİG TABLOSU

Takım O G M B Av P
1.Galatasaray 33 29 1 3 56 90
2.Fenerbahçe 33 27 1 5 57 86
3.Trabzonspor 33 17 12 4 13 55
4.Beşiktaş 33 15 12 6 6 51
5.İstanbul Başakşehir 33 14 12 7 6 49
6.Rizespor 33 14 13 6 -6 48
7.Kasımpaşa 33 13 13 7 -4 46
8.Antalyaspor 33 11 10 12 0 45
9.Alanyaspor 33 11 10 12 -3 45
10.Sivasspor 33 11 10 12 -5 45
11.Adana Demirspor 33 9 10 14 5 41
12.Samsunspor 33 10 14 9 -6 39
13.Ankaragücü 33 8 12 13 -3 37
14.Kayserispor 33 10 13 10 -10 37
15.Konyaspor 33 8 13 12 -13 36
16.Gazişehir Gaziantep 33 9 17 7 -13 34
17.Fatih Karagümrük 33 8 16 9 -5 33
18.Hatayspor 33 7 14 12 -9 33
19.Pendikspor 33 7 17 9 -31 30
20.İstanbulspor 33 4 22 7 -35 16
1.Galatasaray 33 29 1 3 56 90
2.Fenerbahçe 33 27 1 5 57 86
3.Trabzonspor 33 17 12 4 13 55
4.Beşiktaş 33 15 12 6 6 51
5.İstanbul Başakşehir 33 14 12 7 6 49
6.Rizespor 33 14 13 6 -6 48
7.Kasımpaşa 33 13 13 7 -4 46
8.Antalyaspor 33 11 10 12 0 45
9.Alanyaspor 33 11 10 12 -3 45
10.Sivasspor 33 11 10 12 -5 45
11.Adana Demirspor 33 9 10 14 5 41
12.Samsunspor 33 10 14 9 -6 39
13.Ankaragücü 33 8 12 13 -3 37
14.Kayserispor 33 10 13 10 -10 37
15.Konyaspor 33 8 13 12 -13 36
16.Gazişehir Gaziantep 33 9 17 7 -13 34
17.Fatih Karagümrük 33 8 16 9 -5 33
18.Hatayspor 33 7 14 12 -9 33
19.Pendikspor 33 7 17 9 -31 30
20.İstanbulspor 33 4 22 7 -35 16